23 Ocak 2013 Çarşamba

BENİM BURADA NE İŞİM VAR?!!


Ben kimim?

Ne istiyorum?

Dikkat!

3. sorunuz " Benim burada ne işim var? " olmasın!

Peki nasıl?

1. Bir klişeyle başlayalım: Kim olduğunuzu ve ne istediğinizi bilin. Ama gerçekten bilin. Demek istediğim, ne okuduğunuz, hangi bilgisayar programlarını kullanabildiğiniz ya da kaç dil bildiğiniz değil. Bunlar elbette önemli ama, asıl önemli olan, sizin "kim" olduğunuz.

Bir başkasından emir alabilir misiniz örneğin?
Sabırlı mısınız?
Fedakar mı?
Bencil mi?
Kuralcı mı, esnek mi?
Akılcı mısınız yoksa yönetilmeye muhtaç mı?
Yaratıcı mısınız mesela?
Yönetme arzusuyla yanıp tutuşuyor musunuz yoksa "Ben risk alamam, dikkat çekmeye gerek yok, grubun arasında iyiyim." mi diyorsunuz?

Hiçbiri diğerinden daha iyi ya da kötü değil.

Tüm yerleşmiş yanlış kanıların aksine, fedakarlık ya da sabırlı olmak, her zaman, her ortamda doğru bir şey değildir. Kendinizden eksiltme riskiniz vardır mesela. Ya da esneklik, akılcılık kötü değildir. Yetersizliğinin farkındaki yönetimler, esnek düşünebilen akılcı çalışanlardan hoşlanmayabilirler. Bu tamamen kendi eksiklerinin farkında oluşlarından kaynaklanabilir. Oysa bugün dünyaca ünlü şirketlerin özellikle böyle çalışanlar aradığını biliyoruz :)

Bu yüzden, tüm yerleşmiş yanlış algılardan sıyrılın ve kim olduğunuzu, nelerden hoşlanıp, nelerden rahatsızlık duyduğunuzu ortaya koyun.

2. Artık kim olduğunuzun bilincindesiniz. Dolayısıyla ne istediğinizin de...

Şimdi, kendinize "Benim burada ne işim var?!" dememek için yapmanız gereken, doğru iş başvuruları, iş görüşmelerinde dikkat edebileceğiniz noktalar.

İŞ ARARKEN...İŞ GÖRÜŞMESİ YAPARKEN...

Kim olduğunuzu ve ne istediğinizi kendinize söyledikten sonra, aşağıdaki adımları atmaya hazırsınız demektir:

1. İyi bir öz geçmiş hazırlayın.
2. Kendinize ve isteklerinize uygun iş ve iş yerlerini belirleyin.
3. İş veren / iş arayan sitelerine üye olun.
4. Bu sitelerdeki üyeliklerin yanı sıra belirlediğiniz şirketlere, bir niyet mektubuyla beraber öz geçmişinizi gönderin.

Bütün bunları doğru yaptıktan sonra büyük olasılıkla görüşme için davet edilirsiniz :) Ama önce yukarıdaki adımlara detaylı olarak değinelim:


1. İYİ BİR ÖZ GEÇMİŞ HAZIRLAYIN

Adım adım öz geçmiş hazırlamaktan söz etmeyeceğim. Örnek CV şablonlarına bir çok yerden kolayca erişebiliyoruz.

Ben sadece, öz geçmişte dikkat edilecek ufak noktalara değineceğim:
  • Öz Geçmişinizi Kısa Tutun
Sanılanın aksine, her şeyi uzun uzun yazdığımız CVler, öz geçmişimizin ne kadar dolu olduğu imajını yaratıp işvereni etkilemek yerine, amatör ve boğucu gelmekte. İnceleyen şahıs sıkılmakta ve ister istemez iyi özellikleriniz arada kaybolmakta.
Zaten adı üstünde; öz geçmiş :) Kısa ve öz tutun. Bırakın detayları merak edip görüşmeye çağırsınlar :)
  • Yanlış Bilgi Yazmayın
Sahip olmadığınız özellikleri yazmayın. Başlangıç düzeyindeki yabancı dilinizi iyi düzeyde göstermeyin örneğin. Elbet ortaya çıkar :) Bunun yanı sıra şunu da belirtmekte fayda var: Karşınızdakinin sizi olduğunuzdan daha aşağıda görmesini engellemek de, onlara kendinizi olduğunuzdan iyi göstermemeniz gerekliliği kadar mühim. Kendinizi çok doğru anlatmalısınız. Örneğin, ileri düzey olan yabancı diliniz hakkında, sırf anadil düzeyinde olmadığı için mütevazilik yaparak “fena değil” derseniz, kendinize haksızlık etmiş ve kendi şansınızı kendiniz yok etmiş olursunuz.
  • Hobi Bölümü
Hobi bölümü gerçekten koleksiyon hobinizi merak ettiklerinden sorulmuyor. İşinizle alakası yoksa, fotoğraf çekme hobinizin, mülakatınızı yapacak kişinin ilgisini çekeceğini de pek sanmıyorum. Buradaki amaç şudur: "Biz takım arkadaşı arıyoruz. Ekip ruhuna sahip olmalı. Takım sporlarına ilgisi var mı acaba?" ya da tam tersi. Unutmadan; çok yönlü olup olmadığınız da değerlendirme unsuru tabi... Tüm yaşamı iş / okuldan mı ibaret? Ne kadar sosyal? Aynı anda kaç farklı şeyle ilgilenebiliyor? gibi...
  • Referans Gösterdiğiniz Kişilerden Emin Olun
Referans gösterdiğiniz eski amirinizin hakkınızda nasıl görüş bildireceğinden ne ölçüde eminsiniz? İyice düşünmeden yazmayın derim.

2. KENDİNİZE VE İSTEKLERİNİZE UYGUN İŞ ALANLARINI VE İŞ YERLERİNİ BELİRLEYİN

Diyelim ki halkla ilişkiler alanında kariyer yapma kararı aldınız. Peki nasıl bir yerde? Bir holdingin halkla ilişkiler departmanında da Halkla İlişkiler elemanı ilanı var, marketlerin kampanyalı ürünler reyonunda da pekala halkla ilişkiler görevlisi sıfatıyla çalışabiliyorsunuz. Siz nasıl bir çalışma ortamı istersiniz, bunu netleştirin.


3. İŞVEREN / İŞ ARAYAN SİTELERİNE ÜYE OLUN

Buralarda yayınlanan iş ilanlarını takip edin. Sadece iş alanı sekmesinden seçim yaparak arama yapmak yerine, anahtar kelime seçeneğini de kullanabilirsiniz. Böylece aramanızı daha geniş bir yelpazede yapma şansını yakalamış olursunuz.

4. İLANLARIN YANI SIRA ÇALIŞMAYI HEDEFLEDİĞİNİZ ŞİRKETLERE, BİR NİYET MEKTUBUYLA BERABER ÖZ GEÇMİŞİNİZİ GÖNDERİN

Birçok büyük firma, yeni çalışan ihtiyaçlarında ilan vermeden önce veritabanlarındaki öz geçmişleri değerlendiriyor ;) Bu yüzden ilan verilmesini beklemeyin, siz hedeflediğiniz yerlere bilgilerinizi gönderin. Hem kendilerinde doğacak bir pozisyon için ellerinde bilginiz olur, hem de bu bilgileriniz sayesinde, kendilerinde açık pozisyon olmasa bile, çalışan ihtiyacı olan başka bir firmaya sizi önerebilirler.

VEEEEE GÖRÜŞME İÇİN BİR ŞİRKETTEN DAVET ALDINIZ! :)

Panik yapmıyoruz , aşağıdaki taktikleri uyguluyoruz :)

  • NE GİYİLİR?
İlk intiba önemlidir. Fazla abartmadan, işin ciddiyetine yakışır bir kıyafet seçimi, büyük avantaj sağlayacaktır.
Kendinizi işverenin yerine koyun. Özensiz bir görüntü çizen biriyle neden çalışmak isteyesiniz ki?

  • DERSİNİZE ÇALIŞIP GİDİN
Şirket hakkında ön araştırma yapın. Hakkındaki yorumları inceleyin. Nerede, ne zaman kurulmuş, kaç kişi çalışıyor, ne iş yapıyorlar, bilin.

  • HANGİ SORULARA HAZIRLIKLI OLUNUR?
Neden biz? Kariyer hedefiniz nedir? Bir önceki iş yerinizden ayrılma nedeniniz nedir? Neden böyle bir iş? Bize kendinizden bahsedin. gibi cevaplamanızı bekleyecekleri soruların karşısında nasıl cevap vermeliyiz, inceleyelim.

Uzmanlara göre, bir çok mülakatçının ilk sorusu " Bize kendinizden bahseder misiniz?" oluyor. Bunun amacı beklenmeyen bir soru karşısında adayın nasıl tepki verdiği, böyle açık uçlu bir soruyu nasıl toparlayıp yanıtladığıymış. Bu soruyu cevaplarken, işin gerekliliklerini karşılayabilecek özelliklerinizi ve buna referans olabilecek eski çalışma ve projelerinizi konuşmanızın odağına almalısınız.

Bir de eski iş yerinizden ayrılma nedeniniz özellikle üstünde durulabilen bir soru. Bu noktada çokça çapraz soruyla karşılaşabiliyorsunuz. Eski işiniz ne kadar korkunç olursa olsun, bunu mümkün olduğunca paylaşmayın, ya da uygun bir lisanla, kimseyi suçlamadan ve kimseden şikayet etmeden anlatın. Karşınızdaki kişinin size tamamen inanacağından emin değiliz ne de olsa. Ayrıca şikayetçi tavrınız, siz ne kadar haklı bile olsanız, karşınızdaki kişide negatif bir algı yaratabilir. Eski iş yerinizin geleceğinizi olumsuz yönde etkilemesine izin vermeyin :) Bunun yerine, olumlu ifadelerle beklentilerinizi paylaşın. Örneğin "Eski iş yerimde akşam sürekli son dakika mesailerine kalıyordum." yerine, "Çalışma saatlerimin önceden belirlenmiş olması benim için önemli." gibi bir ifade sanırım daha risksiz olacaktır :)

Soruları yanıtlarken başka biri gibi davranmayın, daima kendiniz olun ki, kendinizi size hiç uymadığını gördüğünüz bir işyerinde buluvermeyin…
  • DAKİK OLMA KONUSUNDA...
Zamanında görüşme yerinde olmak çok önemli. Bunu hepimiz biliriz. Uzmanlar, çoğumuzun doğru sandığı bir yanlış konusunda uyarıyor: Görüşmeye yarım saat önceden gitmek de doğru değil. 5, maksimum 15 dk öncesi uygundur ki, doldurmanız gereken formlar varsa bunlar için yeterli süredir.

  • KENDİNİZLE VE BEKLENTİLERİNİZLE İLGİLİ HANGİ BİLGİYİ HANGİ ÖLÇÜDE PAYLAŞACAĞINIZI BİLMELİSİNİZ
Unutmayalım ki, genel kanının aksine, iş görüşmeleri, yalnızca işverenin sizi değerlendireceği yerler değildir. Aynı zamanda işverenler de iş arayanların karşısında aday işveren konumundadır. Yani her ne kadar pratikte görülmese de, özünde böyle :)

İş görüşmelerindeki karşılıklı "tanıtım,reklam" ilişkisi, ilerde "Benim burada ne işim var?" sorusunu sormamanız için dikkat etmeniz gereken bir çok noktayı içinde barındırır. Aday kendini kabul ettirme çabasındayken, işveren de almak istediği adayı çekebilmek için bazen iş tanımını olduğundan hafif göstermekte, bazen ücreti düşük tutma amacıyla farklı yöntemler denemektedir. Bazı işverenler ise sizinle çalışmayı arzu etmekte, ancak koşulları sizin beklentilerinizle ters düştüğü için bazı "detay"ları saklamaktadırlar (fazla mesai, bayramlarda çalışmak, maaş artış düzeni vb.).

İşte bu gibi durumlara hazırlıklı olmalısınız ki, büyük hayallerle başladığınız işin 5. ayında "Benim burada ne işim var?" diye ağlamayın :)

Kendinizi tanıyıp, ne istediğinizi bildikten sonra, öz güveniniz ve dik duruşunuzla istediğiniz işi alırsınız. Tercih edilen değil, tercih eden olun...:)

Kendinizi keşfetmeniz dileğiyle...


1 yorum: